PLANLAMA
Deprem ve diğer afet türlerinin tehlikesi altında bulunan Adapazarı’nda Büyükşehir Belediyesi, Valilik ve ilgili tüm kurum ve kuruluşlarının katılımı ile afet güvenliğinin sağlanmasına yönelik olarak ortak bir program ve iş bölümünün geliştirilmesi zorunludur.
Bu nedenle:
Afetlere karşı kapsamlı bir risk yönetim programı oluşturma hedefine yönelik olarak gerekli yasal alt yapıyı kurmak,üst ölçekli plan ve afete yönelik önleme stratejilerini geliştirerek belirsizlik hallerini en aza indirgemek,mevcut durum ve kaynakların iyi değerlendirilmesini sağlamak,can ve mal kaybını en aza indirgemek amacına uygun olarak ‘STRATEJİK AFET PLANLARI’ hazırlanmalıdır.
Stratejik Afet Planları her türlü afete yönelik önleme,hazırlıklı olma,cevap verme ve iyileştirme çalışmalarını içermelidir.
Bu amaçla kentin gelişimine yön veren koruma kullanma kararlarını bölge için en rasyonel şekilde belirleyen bütüncül planlama kararlarını içeren 1/25000 ölçekli Çevre Düzenleme İmar Planları yapılmalıdır.
Depremden sonrası Adapazarı için sadece kalıcı konutların yapılacağı alanın 1/25000 ölçekli Gelişme Alanı Çevre Düzeni planı yapılmıştır.Oysa yönetmelik çerçevesinde gelişme alanları ile mevcut kenti ilişkilendiren bütüncül planlama kararları getirilmelidir.
Alınan planlama karaları ile kentin kimliği,gelişme stratejisi ve vizyonu belirlenmelidir.
Yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda mevcut kentin sıvılaşma riski fazla olan bir zemine sahip olduğu ve bu gerekçeyle toplumun daha güvenli ve sağlıklı yaşayacağı sağlam zeminli alanlara yerleşmenin kaydırılması benimsenmiştir.
Planlama bir süreç işidir ve belirlenen hedefe ulaşabilmek için bundan sonraki planlama kararları bu hedef doğrultusunda alınmalıdır.
Burada yerleşmenin sağlam zeminli alanlara kaydırılması hedeflenirken mevcut kentin gelişiminde belirli ölçülerde kısıtlanması gerekmektedir.Mevcut yerleşmede yapı yoğunluğunun azaltılmasına gidilmeli ve bundan sonra kentin yoğunluğunu ve yapılaşmasını arttırıcı kararlar alınmamalıdır.
Bu binalar ne kadar sağlıklı onarılırlarsa onarılsınlar üzerinde bulundukları zeminin sıvılaşma riski taşıdığı unutulmamalıdır.Bu kapsamda mevcut binaların bulundukları çevre için her zaman bir tehlike oluşturduğu unutulmamalıdır.Yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda depremden önce yapılaşmış,depremde hasar görmemiş,az hasar veya orta hasar görmüş binalardan kat alınması gerektiği ispatlanmıştır. Belediyenin,Afet İşleri Genel Müdürlüğünün,Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğünün ve İnşaat Mühendisleri odasının tespitleri bu doğrultudadır.
© 2022 İmarbilgileri.com - Sitede bulunan tüm bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Resmi işlemlerde kullanılamaz.
© 2022 İmarbilgileri.com - Sitede bulunan tüm bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Resmi işlemlerde kullanılamaz.